13/10/2009

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Aşağıdaki sorularımın Milli Eğitim Bakanı Sayın Nimet ÇUBUKÇU tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını; Anayasa’nın 98 ve İçtüzüğün 96. maddeleri gereğince saygılarımla talep ederim.

Yılmaz TANKUT
MHP Adana Milletvekili


Milli Eğitim Bakanlığı çatısı altında hizmet veren öğretmenlerimizin en önemli sorunlarından biri de evli öğretmenlerin eşleri ile aynı ilde çalışamamasıdır. Gerek eşlerin aynı bakanlığa bağlı birimlerinde, gerekse farklı Bakanlık kurumlarında aynı ilde yada ilçede çalışmaları aile bütünlüğü için son derece önemlidir. Hemen herkesin ittifak ettiği bu durumun önemi, geleneksel Türk aile yapısının da bir gereği olarak uygulama alanı bulmaktadır ve bulmalıdır.

Bu düşünce ve olgular ışığında ifade etmek isterim ki; bakanlığınızca yürütülen öğretmenlerimizin tayin edilmesi hususundaki uygulamaların insanlarımızı mağdur etmemesi gerekir. Ancak zaman zaman yaşanan mağduriyetlere de tanık olmaktayız çünkü bizlere bu yönde yoğun şikayetler, feryatlar gelmektedir. Geçtiğimiz günlerde basında geniş yer bulan ve MEB’deki tayin sistemine dönük protesto eylemleri sorunun kitlesel bir boyut kazandığını göstermektedir. Bu geniş boyutun içinde bize intikal bireysel bir dilek, temenni de soruna müşahhas bir örnek teşkil etmektedir.

Adı bizde saklı olan öğretmenimiz, Kahramanmaraş’tan Adana’nın Saimbeyli ilçesine tayin edilmiştir. Eşi hanımefendi ise Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’nde hemşire olarak çalışmakta olan öğretmenimiz, 25 tercih yaptığını bunların olmaması halinde “Tercihlerime atanamadığım takdirde boş kalan kurumlara atanmak istiyorum" şıkkını da işaretlediğini ve bu şekilde Saimbeyli’ye doğrudan atandığını bildirmektedir. Öğretmenimiz daha önce bu son tercihin yerine “İl emrine atanmak istiyorum” seçeneğinin de bulunduğunu ancak kendisinin kullandığı tercih sisteminde bunun bulunmadığını bildirmektedir. Ve böylece öğretmenimiz eşinin ve ailesinin bulunduğu Adana iline 185 kilometre uzaklıktaki Saimbeyli ilçesine atanmış olduğundan haklı olarak büyük bir mağduriyet yaşadığından yakınmaktadır.

Özetle, yukarıda hatırlattığım tepkisel eylemlerden sonra sorunu çözecek adım attığınıza dair “Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu öğretmenlerin eş durumundan atanmalarına ilişkin önemli bir karara imza attı” şeklindeki haberlerin daha mürekkebi kurumadan aynı sorunların halen yaşandığı gözlenmektedir.

Bu arada tayin sisteminde 25. tercihten sonra 26. Sırada yer alan "tercihlerime atanamadığım takdirde boş kalan kurumlara atanmak istiyorum" şıkkının yerine en sonda yer alan 27. tercih olarak "İl emrine atanmak istiyorum" seçeneğinin yanlış sıralandığı belirtilmektedir ki bizce de bu eleştiride haklılık payı vardır. Çünkü 25 tercih içinden birine tayin edilmeyen öğretmen, 26. şık ile tamamen İdarenin keyfiyeti altındaki bir tasarrufa uymak zorunda kalacaktır. Bu nedenle en sondaki 27. Tercihle 26. Tercih şıklarının yer değiştirmesinin isabetli olacağı ve mağduriyeti en aza indireceği görülmektedir.

Ayrıca sözleşmeli öğretmenlerimizin bir çok sosyal haklardan yoksun olarak hizmet verdikleri, tıpkı kadrolu öğretmenlerde olduğu gibi bu kesimde de eş konumuna dayalı tayinlerde mağdur oldukları iyi bilinmektedir.


Bu bilgiler çerçevesinde;

1- Çözüm için vazgeçtiğiniz yanlış uygulama kararından sonra bile halen aynı sorunların yaşandığından haberdar mısınız?

2- Bu sorunların tamamen ortadan kaldırılması ve öğretmenlerimizin mağdur olmasının önlenmesi için neler yapmayı düşünüyorsunuz?